
Orhan Seyfi ORHON
1890-1972Orhan Seyfi Orhon; 1890 senesinin 23 Ekim gününde, İstanbul Çengelköy’de dünyaya geldi. Annesi Nimet Hanım, babası Miralay Mehmed Emin Bey’dir. Eğitim hayatına Çengelköy Mekteb-i İbtidâisi’nde başlayan Orhon, sırayla Havuzbaşı Mektebi, Beylerbeyi Rüşdiyesi ve Mercan İdâdîsi’nde eğitim gördü. Yüksek öğrenimini ise Dârülfünun Hukuk Şubesi’nde 1914 yılında tamamlayarak Osmanlı Meclis-i Meb‘ûsanı Kavânîn ve İctimâiyyât-ı Umûmiyye kâtibi olarak memuriyete girdi. Meclis-i Meb‘ûsan’ın kapatılmasıyla 1922 yılında bacanağı Yusuf Ziya ORTAÇ ile yayıncılığa başlayarak 1946 yılına kadar mizah, edebiyat, fikir ve aktüalite dergileri çıkardı. Aynı zamanda çeşitli liselerde Edebiyat ve Türkçe dersleri okutan Orhon 1944’te bakanlık emrine alınarak siyasete giriş yaptı. 1946-1950 döneminde Cumhuriyet Halk Partisi Zonguldak milletvekili, 1965-1969 döneminde Adalet Partisi İstanbul milletvekili olarak görev yaptı.
Şiire ilgisi Beylerbeyi Rüşdiyesi’nde başladı ve Edebiyat hocası Celâl Sahir’den gördüğü teşvikle beraber giderek arttı. Bulunduğu arkadaş çevresinde yer alan Halil Nihat Boztepe ve M. Enver’in etkisiyle eski şairleri tanımaya başlayan Orhan Seyfi, divan edebiyatından keyif almaya başlayarak bu yönde şiirler yazmaya başladı. İlk şiirlerinde Abdülhak Hâmid ve Tevfik Fikret esintileri görülürken bu şiirleri Kehkeşan, Şehbâl ve Safahat-ı Şi‘r ü Fikr dergilerinde yer aldı. İlk dönem şiirlerinden “Fırtına ve Kar” tanınmasını sağladı. Terkipsiz ve eski kelimelerin yer aldığı şiirleri Ziya Gökalp’in gözüne çarptı ve bu konuda uyarı almasına sebep oldu. Bu uyarıları dikkate alan Orhan Seyfi Orhon halkın kullandığı dili ve hece ölçüsünü kullanmaya başladı. Bu değişimin izleri Türk Yurdu ve özellikle Yeni Mecmua dergilerinde yazdığı şiirlerde görülmeye başlandı. 1919 senesinde çıkardığı “Peri Kızıyla Çoban Hikâyesi” adlı şiiri hece ölçüsü ve sade Türkçe şiir anlayışının başarılı örneklerinden biri olarak kabul edilir.
1922 yılında çıkardığı “Gönülden Sesler” adlı şiir kitabı umduğu etkiyi yaratmayınca şiiri ikinci plana alan Orhan Seyfi, Aydede ve Âyine dergilerinde başladığı mizah yazarlığına Yusuf Ziya ile çıkardıkları Akbaba dergisinde devam etmiştir. İlerleyen yıllarda Resimli Dünya adlı çocuk dergisinde, Güneş adlı edebiyat ve sanat dergisinde ve Karagöz dergisinde çeşitli görevlerde yer almıştır. 1932 ve 1398 yılları arasında Edebiyat Gazetesi, Hızlanış, Aydabir, Her Ay, Her Şey gibi edebî ve ilmî içerikli dergi teşebbüslerinde bulunmuştur. 1941 senesine gelindiğinde ise Türkçü edebiyat ve düşünceyi çatısı altında toplayacak önemli yayın organlarından biri olan Çınaraltı dergisini çıkarmaya başladı ve bunu 1944 senesine kadar devam ettirdi.
Çeşitli gazetelerde de görev alan ve yazılar yazan Orhan Seyfi Orhon, Milliyet’te başladığı gazete yazarlığına 1945’te Tasvir’deki yazılarıyla devam etti. 1950’li yıllarda Demokrat Parti saflarına geçtikten sonra bu partiyi destekleyen Zafer ve Havadis gazetelerinde yazılarını sürdürdü. Son olarak 1 Mart 1962’de Son Havadis gazetesinde başladığı günlük yazılarını ölümüne kadar devam ettirdi.
22 Ağustos 1972 tarihinde hayata gözlerini yuman Orhan Seyfi Orhon’ un kabri, İstanbul Zincirlikuyu Mezarlığı’nda bulunmaktadır.